EVDE TOHUMDAN SEBZE YETİŞTİRMENİN MUCİZELERİNE TANIK OLMAYA HAZIR MISINIZ?

Gerçeği hepimiz biliyoruz; çocukluğumuzda yediğimiz sebze-meyvelerin tadını ve kokusunu bugün bulamıyoruz. Çünkü “modern” dünyada tükettiğimiz gıdaların neredeyse tamamı endüstriyel tarım yöntemleriyle üretiliyor. Yüksek verim alabilmek için genetiği değiştirilmiş tohumlar, çeşitli kimyasallar kullanılarak üretiliyor. Bu, yediklerimizin tadını etkilediği gibi, vücudumuza, hücrelerimizin tanımadığı yabancı kimyasallar almamıza da sebep oluyor.

Kentlerdeki yoğun betonlaşmanın getirdiği ruhsal ve fiziksel sıkıntılar da gösteriyor ki, nerede olursak olalım toprakla, doğayla bağ kurmanın yollarını aramalıyız. Ev Bahçeciliği, bu anlamda çok önemli ve verimli bir başlangıç. Çocuklarımızın toprakla, üretim ve emekle tanışmasını sağlamak da ayrıca çok önemli. Günümüzün beton denizi kentlerinde toprakla ilişkileri neredeyse yok. Onlar da ev bahçeciliği ile toprağa dokunmanın, minicik bir tohumdan ürün elde etmenin tadını alabilirler. Doğayı ve bize sunduklarını daha iyi tanırlar.

Topraktan ürün elde etmek için mutlaka bir tarla gerekmiyor. Kentlerde, ufak tefek hobi bahçeciliği alanlarını nasıl yaratabiliriz, neredeyse bir avuç yeşile-toprağa hasret olduğumuz yerlerde ne yapabiliriz? Elimizdeki sınırlı olanakları değerlendirmekle başlayabiliriz. Küçük de olsa balkonumuz, pencere kenarımız, apartman boşluğumuz, ofisimizin arka bahçesi, hatta boş duvarlarımız bile üretim alanlarımız olabilir. Küçük, basit ama akıllıca düzenlemeler yaparak son derece fonksiyonel alanlar yaratabiliriz.